2021 yılı Sayıştay Denetim Raporları

Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından Antalya ili dâhilinde bulunan kaynak ve yeraltı sularından alınan kira gelirlerinden ilgili belediyelere pay aktarılmadığı görülmüştür.

23.12.1960 tarih ve 10688 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 167 sayılı Yer Altı Suları Hakkında Kanun’un 4’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında;

“Kuyu açan kimse, bulunan suyun ancak kendi faydalı ihtiyaçlarına yetecek miktarını kullanmaya yetkilidir. (Ek cümleler: 3/7/2003-4916/22 md.) Bu miktarı aşan sular ile sulama, kullanma ve işlenerek veya doğal haliyle içme suyu olarak satılmak üzere çıkarılan yeraltı suları, Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki kaynak suları (mazbut vakıflara ait sular hariç), 2886 sayılı Kanun hükümlerine uyularak il özel idarelerince kiraya verilir. Tahsil edilen kira gelirinden; yer altı veya kaynak suyunun çıktığı yer, köy sınırları içinde ise o yerdeki köy tüzel kişiliğine %15, belediye sınırları içinde ise ilgili belediyeye % 25 oranında pay verilir.” hükmü yer almaktadır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükmü uyarınca Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki kaynak sularının (mazbut vakıflara ait sular hariç), il özel idareleri tarafından 2886 sayılı Kanun hükümlerine göre kiraya verileceği açıktır.

6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile büyükşehir belediyesi bulunan illerdeki il özel idarelerinin tüzel kişilikleri kaldırılmıştır. Kanun’un “Çeşitli hükümler” başlıklı 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında mevzuatla il özel idarelerine yapılan atıfların, bu Kanun kapsamında tüzel kişiliği kaldırılan il özel idareleri için ilgisine göre bakanlıklara, bakanlıkların bağlı veya ilgili kuruluşları ile bunların taşra teşkilatına, Hazineye, valiliklere, büyükşehir belediyelerine ve bağlı kuruluşlarına veya ilçe belediyelerine yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Antalya İl Özel İdaresinin tüzel kişiliğinin sonlandırılması üzerine 167 sayılı Kanun’da il özel idareleri için tanınan kaynak sularının işletilmesi hakkı ASAT tarafından kullanılmakta ve il sınırları içerisinde bulunan kaynak suları ASAT tarafından kiraya verilerek gelir elde edilmektedir.

167 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesi hükmü gereği kiraya verilen yer altı ve kaynak sularından elde edilen kira gelirinden; yer altı veya kaynak suyunun çıktığı yer, köy sınırları içinde ise o yerdeki köy tüzel kişiliğine %15, belediye sınırları içinde ise ilgili belediyeye %25 oranında pay verilmesi gerekmektedir.

İdarenin konuya ilişkin vermiş olduğu cevapta özetle, 167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun’un 2560, 5216, 6360 sayılı Kanunların yürürlük tarihleri ve özel Kanun-genel Kanun olarak değerlendirilmesinin yapılarak konunun yorumlanması gerektiği ve eski Kanun yeni Kanun uygulamasında yeni Kanunun uygulanması gerektiğinin hukukun genel ilkelerinden olduğu, bu nedenle 167 sayılı Kanun’un 2560, 5216, 6360 sayılı Kanunlardan daha eski bir Kanun olması nedeni ile uygulanamayacağı belirtilmiştir. İdarenin cevabında bahsetmiş olduğu genel Kanun-özel Kanun ve eski-yeni Kanun7un uygulanması durumu aynı konuda farklı Kanunlarda farklı hükümler içermesi durumunda başvurulacak bir ilkedir. Ancak 167 sayılı Kanun’un ilgili maddesindeki düzenleme bahse konu mevzuatlarda yer almamaktadır. Bu nedenle konuya ilişkin özel-genel ve yeni eski tarihli Kanun değerlendirmesi yapılamaz. İdarenin savunmasının devamında 167 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinde “yeraltı veya kaynak suyunun çıktığı yer köy sınırları içerisinde ise o yerdeki köy tüzelkişiliğine %15, belediye sınırları içerisinde ise ilgili belediyeye %25 oranında pay verilir.” hükmüne göre köy tüzelkişiliği olarak nitelendirilen bir tüzelkişilik 6360 sayılı Kanun ile birlikte Antalya sınırları içerisinde kalmadığı bu nedenle madde hükmün geçerliliğinin kalmadığı ifade edilmiştir. 6360 sayılı Kanun ile köyler mahalleye dönüştürülmek suretiyle bağlı bulundukları ilçe belediye sınırlarına dahil edilmiştir. Yani büyükşehirlerde bahse konu pay hakkı ilçe belediyelerine geçmiştir. Ayrıca, madde hükmünde köy sınırları içerisinde ise köye, belediye sınırlarında ise ilgili belediyeye payın verileceğinden bahsedilmiştir. Bulgumuzda da zaten köy tüzel kişiliğinden bahsedilmeyip ilçe belediyesine bu payın aktarılması gerektiği belirtilmiştir.

İdarenin itiraz etmiş olduğu bir diğer husus 2560, 5216 ve 6360 sayılı Kanunlarda, 167 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesinde belirtildiği gibi belediye veya köy tüzel kişiliğine kira gelirlerinden pay verilmesi gerektiğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, aksine su kaynaklarının kiralanması ile il özel idaresince yapılması gereken iş ve işlemlerin 6360 sayılı Kanun gereğince kuruma devredildiği, bu doğrultuda Su Kaynaklarından Ticari ve Kullanım Amaçlı Su Kiralanması ve Denetlenmesine İlişkin Yönetmelik çıkarıldığı, bu yönetmeliğe göre de köy tüzel kişiliğine ve ilgili belediyesine pay ödenmesi gerektiğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı belirtilmiştir. Bahse konu kira gelirlerinden pay verilmesine ilişkin hükmün 2560, 5216 ve 6360 sayılı Kanunlarda yer almaması ilgili Kanun maddesinin uygulanmayacağı anlamına gelmemektedir. İdarenin sorumlu olduğu bir çok Kanun ve ikincil mevzuat bulunmaktadır ve her mevzuat idareye farklı yetki, yükümlülük ve sorumluluk vermektedir. Bahse konu mevzuatlarda yer almayan hükümler idarenin iş ve işlemlerini düzenleyen diğer mevzuatları geçersiz kılmamaktadır. Kaldı ki yukarıda belirtildiği üzere 6360 sayılı Kanun’un “Çeşitli

hükümler” başlıklı 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında mevzuatla il özel idarelerine yapılan atıfların ilgilisine göre büyükşehir belediyelerine ve bağlı kuruluşlarına veya ilçe belediyelerine yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Bu mevzuat düzenlemesi ile birlikte 167 sayılı Kanun’da zikredilen yeraltı ve kaynak sularının kiralanmasına ilişkin yetki ve sorumluluk ASAT’a geçmiştir. Ayrıca ASAT tarafından çıkarılan Su Kaynaklarından Ticari ve Kullanım Amaçlı Su Kiralanması ve Denetlenmesine İlişkin Yönetmelik 167 sayılı Kanun’a dayanılarak çıkarılmıştır. Kanuna aykırı bir Yönetmelik çıkarılamayacağı gibi ilgili Kanuna dayanarak çıkartılmış olan Yönetmelik de aykırı hükümler içeremez.

Sonuç olarak yapılan incelemelerde, su kaynaklarının kiralanması nedeni ile gelir elde eden ASAT Genel Müdürlüğü tarafından, 2021 yılı içerisinde kaynak suları kira geliri tahsilatı 475.715,40 TL olup 167 sayılı Kanunun amir hükmü gereği elde edilen gelirin %25’i olan toplam 118.928,85 TL’nin ilgili belediyelere aktarılmadığı tespit edilmiştir. Mevzuat gereği olarak söz konusu tutarların aktarılması gerektiği değerlendirilmektedir.