Devlet hizmeti yükümlüsü olanlar ile olmayanlar arasında atama sürecinde farklı yöntemlerin uygulanması eşitlik ilkesine aykırı mıdır?

  • Kamu Kurumları ve Şirketleri | Mevzuat ve Hukuk
"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

Uzman doktorların sözleşmeli statüye geçiş süreçlerinde uygulanan farklı yerleştirme yöntemleri, kamu hizmetinin gerekleri kadar Anayasa’nın “eşitlik ilkesi” kapsamında da değerlendirilmekte. Danıştay İkinci Dairesi, devlet hizmeti yükümlüsü olmayan uzman hekimlerin kura ile atanmasının, yükümlü hekimlere sağlanan hizmet süresi ve puan önceliğine kıyasla eşitlik ilkesine aykırı olmadığını karara bağladı.

Davacılar, devlet hizmeti yükümlülüğünü tamamlamış uzman hekimlerin tamamen kura ile belirlenen pozisyonlara yerleştirilmelerinin, aynı hastanede yıllardır çalışan deneyimli hekimlerin aleyhine bir durum yarattığını ve eşit işe eşit ücret ilkesini zedelediğini ileri sürdü. Kura ile atanma koşulları nedeniyle bazı hekimlerin daha yüksek maaş ve ek ödeme aldığı, bu farkın çalışma barışını bozduğu iddia edildi.

Ancak Danıştay, bu iddiaların anayasal eşitlik ilkesi çerçevesinde geçerli olmadığını vurguladı. Zira Anayasa Mahkemesi içtihatları doğrultusunda, hukuki durumu farklı olan kişilere farklı muamelenin yapılmasının “eşitlik ihlali” teşkil etmeyeceği belirtildi.

Hüküm Cümlesi:
“Devlet hizmet yükümlülüğü bulunan sağlık personeli ile Devlet hizmet yükümlülüğü bulunmayan personelin, yargı kararlarıyla ortaya konulan eşitlik anlayışı çerçevesinde ‘eşit’ olarak kabul edilemeyecekleri açıktır.”

Bu kapsamda Danıştay, Sağlık Bakanlığı’nın düzenlemelerinin ve uygulanan farklı yerleştirme yöntemlerinin kamu yararı, hizmet gerekleri ve anayasal normlara uygun olduğuna karar vererek, eşitlik ilkesinin ihlal edilmediğine hükmetmiştir.

📚 Karar Künyesi:
Danıştay 2. Daire
Esas No: 2018/2227
Karar No: 2022/715
Karar Tarihi: 23/02/2022

Diğer İçerikler