"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

ÖZET: Başvuru, Medikal Fizik Uzmanlığı meslek tanımının yapılması talebini içermektedir. Başvuran dernek yetkilisi, sağlık fizikçilerinin mevcut mevzuat çerçevesinde yeterli tanıma sahip olmadığını ve bu durumun meslek mensuplarını mağdur ettiğini belirtmektedir. Sağlık fizikçileri, tıbbi uygulamalarda önemli bir rol oynamalarına rağmen, uluslararası standartlarda kabul gören “Medikal Fizik Uzmanı” unvanına sahip olmamaktadır. Bu durum, mesleğin tanımındaki belirsizlikler nedeniyle sağlık hizmetlerinin etkinliğini olumsuz etkilemektedir.

Yükseköğretim Kurulu, sağlık fizikçilerinin eğitim şartlarının belirli bir lisans mezuniyetine dayandığını ve bu tanımda değişiklik yapma yetkisinin bulunmadığını ifade etmiştir. Sağlık Bakanlığı ise, sağlık mesleklerinin mevzuat güncelleme çalışmalarının sürdüğünü ve bu süreçte sağlık fizikçilerinin de yer aldığını belirtmiştir. Ancak, mevcut düzenlemelerin yetersizliği nedeniyle Medikal Fizik alanında çalışanların hakları ve mesleki yeterlilikleri olumsuz etkilenmektedir.

Sonuç olarak, Kamu Denetçiliği Kurumu, Sağlık Bakanlığı’na Medikal Fizik Uzmanı unvanının tanımlanması ve mevzuatın güncellenmesi yönünde tavsiyede bulunmuştur. Bu öneri, sağlık hizmetlerinin etkinliğini artırmak ve meslek mensuplarının haklarını korumak amacı taşımaktadır.

T.C. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU

(OMBUDSMANLIK)

SAYI : 2025/1619-S.25.2480

BAŞVURU NO : 2024/10215

KARAR TARİHİ : 14.02.2025

TAVSİYE KARARI

Adres:

BAŞVURAN VEKİLİ / TEMSİLCİSİ : ,TCKN:

Adres:

BAŞVURUYA KONU İDARE : SAĞLIK BAKANLIĞI

YÜKSEKÖĞRETİM KURULU BAŞKANLIĞI

BAŞVURUNUN KONUSU : Medikal Fizik Uzmanlığı meslek tanımının yapılması talebi hakkındadır.

BAŞVURU TARİHİ : 17.08.2024

I. BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ

1. Kurumumuza yapılan başvuruda başvuran dernek yetkilisi özetle; 1219 sayılı Kanun’un ek 13’üncü maddesi (f) bendinde Sağlık Fizikçisi olarak yer aldıklarını, sağlık fizikçisinin tıbbi uygulamalarda yer alan bir meslek grubu olmadığını, sağlık fizikçilerine en benzer meslek grubunun radyasyon uygulamalarına spesifik çalışıyor olmakla birlikte iş sağlığı ve güvenliği uzmanları olduğunu, sağlık fizikçilerinin yakıt tanklarının sızdırmazlık testlerinde de görev alabildiklerini, deniz altılarda enerji kaynağı olarak nükleer reaktör kullanıldığında, sebze-meyvelerin uzun süre saklanmasında radyasyonun sterilizasyon etkisi kullanıldığında sağlık fizikçilerinin devreye girdiğini,

1.1. Avrupa’daki karşılığının Radyasyondan Korunma Uzmanları olduğunu, tıbbi uygulamalarda ise

Medikal Fizik Uzmanlarının aynı zamanda radyasyondan korunma uzmanı olmasının sahaya has bir zorunluluk olarak görüldüğünü, bununla birlikte ülkemizde bazı uygulama çatışmaları ve açıklarının söz konusu olduğunu, Medikal Fiziğe ilişkin alana dair eksik bilgiler ile mevcut mevzuatlardaki sorunların ülkemizin tıp alanındaki bazı uygulamalarla ilgili üretici pozisyonuna geçmesini de güçleştirdiğini,

1.2. Medikal Fizik Uzmanlarının özellikle radyasyon ve görüntüleme teknolojileri, bu teknolojinin gelişimi ve kalibrasyonu, güvenliği gibi riskli iş kolu sayılabilecek hayati alanlarda uzmanlaştığını, Radyoterapi

Fiziği, Radyoloji Fiziği ve Nükleer Tıp Fizikçileri gibi birçok alt dala ayrılan Medikal Fizik Uzmanlarının

/

yüksek ihtisas isteyen ve tehlikeli/yüksek riskli alanlarda çalışan oldukça önemli bir meslek grubu olduğunu, tüm dünyada kabul edilen görüşün Medikal Fizik Uzmanlarının kapsamlı bir eğitim neticesinde uzmanlıklarını alabilecekleri yönünde olduğunu, böylesine kritik alanlarda yeterli eğitime ve klinik tecrübeye sahip olmayan kişilerin istihdam edilmesinin mümkün gözükmediğini,

1.3. Yükseköğretim Kurulunun muhtelif tarihli kararları ile çok daha farklı bir uzmanlık alanı olan ve uluslararası standartlarda da ayrı esaslara sahip olan “Sağlık Fiziği” ve “Sağlık Fizikçisi” tanımının kullanılmasının tercih edildiğini, bu tercihin pek çok yeterliliğe sahip, multidisipliner bir alan olan ve klinik tecrübeyi gerektiren “Medikal Fizik” ve “Medikal Fizik Uzmanlığının” tüm dünyada kabul gören niteliklerini ortaya koymakta yetersiz kaldığını, bunun doğal sonucu olarak Medikal Fizik alanında faaliyet gösteren meslek mensuplarının çeşitli mağduriyetlere uğradığını belirtmekte olup Medikal Fizik

Uzmanının iş ve görev tanımlarının yeniden düzenlenmesini talep etmektedir.

II. İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI

2. Kurumumuz tarafından istenilen 21.11.2024 tarihli ve S. sayılı bilgi ve belge yazısına istinaden

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Eğitim-Öğretim Dairesi Başkanlığı tarafından gönderilen 19.12.2024 tarihli ve E- – – sayılı cevabi yazıda;

2.1. Sağlık fizikçisi tanımı ile ilgililerin sağlık fizikçisi olabilmeleri için sahip olmaları gereken eğitimlere ilişkin şartların 1219 sayılı Kanun’un ek 13’üncü maddesinde düzenlendiği,1219 sayılı Kanunun ek 13’üncü maddesinde yer alan hüküm uyarınca sağlık fizikçilerinin mezkur Kanunda belirtilen lisans programları mezuniyeti üzerine fizik, fizik mühendisliği veya nükleer enerji mühendisliği eğitimi üzerine radyoterapi fiziği, diagnostik radyoloji fiziği veya nükleer tıp fiziği dallarının birinde yüksek lisans mezunu olmalarının kurala bağlandığı, söz konusu Kanun hükmü uyarınca ilgililerin gördükleri yüksek lisans eğitimlerinin radyoterapi fiziği, diagnostik radyoloji fiziği veya nükleer tıp fiziği dallarının birinde olup olmadığı konusunun 2547 sayılı 43/b maddesi uyarınca Yükseköğretim Kurulunca değerlendirildiği,

2.2. Bununla birlikte Yükseköğretim Kurulunun ilgililerin gördükleri yüksek lisans eğitimlerinin sağlık fizikçisi tanımında yer alan eğitim şartlarında belirtilen alanlar kapsamında olup olmadığı konusunun 2547 sayılı Kanunun 43/b maddesinden kaynaklanan yetkisi kapsamında değerlendirmek dışında sağlık fizikçisi tanımında değişiklik yapma, kapsamını genişletme ya da geçmişte sağlık fizikçisi olarak görev yapan personeli 1219 sayılı Kanunun ek 13’üncü maddesinin (f) bendinde düzenlenen eğitim şartlarından muaf tutma gibi bir yetkisinin bulunmadığı,

2.3. Sağlık meslek mensupları ile sağlık hizmetlerinde çalışan diğer meslek mensuplarının iş ve görev tanımlarının Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve

Görev Tanımlarına Dair Yönetmelikte düzenlendiği, sağlık fizikçilerinin görev ve sorumlulukları ile hangi iş ve işlemleri yapabileceklerinin mezkur Yönetmelikte hüküm altına alındığı, bu kapsamda sağlık fizikçisinin sağlık meslek mensubuna ilişkin mevzuatta yapılan tanım haricinde Yükseköğretim Kurulunca yapılan başka bir tanımının bulunmadığı, “medikal fizik uzmanlığı” ismiyle bir meslek tanımının da bulunmadığı,

2.4. Sağlık fizikçisi tanımının yer aldığı 1219 sayılı Kanun ile sağlık fizikçilerinin görev ve sorumluluklarının düzenlendiği Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek

Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik hükümlerinin Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülmesi sebebiyle sağlık fizikçisi tanımına ilişkin değerlendirmelerin Sağlık Bakanlığınca yapılmasının daha uygun olacağı, belirtilmektedir.

/

3. Kurumumuz tarafından istenilen 21.11.2024 tarihli ve S. sayılı bilgi ve belge yazısı ile

06.01.2025 tarihli ve S. sayılı tekit yazısına istinaden Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel

Müdürlüğü tarafından gönderilen 22.01.2025 tarihli ve E- – – sayılı cevabi yazıda özetle;

3.1. Medikal fizikçisinin eğitim koşullarında yalnız lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliği aranırken, sağlık fizikçisinin eğitim koşulunda belirli bir lisans mezuniyetinden sonra lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliğinin arandığı, ayrıca medikal fizikçi yetkilendirmelerinde kişilerin eğitimine ve tecrübesine göre diagnostik radyoloji, nükleer tıp ve radyoterapi olacak şekilde üç alana ayrıldığı, bununla birlikte

Diagnostik Radyoloji, Nükleer Tıp ve Radyoterapi Grubu Tıbbi Cihazların Kalite Uygunluk ve Kalite

Kontrol Testleri Hakkında Yönetmelikte yer alan geçiş hükümleri çerçevesinde en az ortaöğretim mezunu olması şartıyla yeterli tecrübeye sahip olan kişilere de 23.12.2024 tarihine kadar Kuruma başvurmaları halinde medikal fizikçi çalışma belgesinin düzenlenebildiği,

3.2. Söz konusu testlerin ilgili alanda yeterli teknik bilgiye sahip kişilerce yapılmasının tıbbi cihazın güvenli ve etkili çalışması noktasında önem arz ettiği, söz konusu testlerin uygulanması faaliyetinin tıbbi cihazın kullanımı, uygulanması, korunması ve arıtılması faaliyeti olarak değerlendirilmediği, bu nedenle ilgili testleri yapacak kişilerin, lisans eğitimlerinin fizik, fizik mühendisliği ve nükleer enerji mühendisliği ile sınırlı tutulmayarak ilgili diğer lisans alanlarından mezun olanları da içerecek şekilde gerekli lisansüstü eğitimiyle birlikte hedeflenen yetkinliğe sahip olacağının değerlendirildiği, bu sebeple söz konusu testleri yapacak kişilerin almış oldukları eğitimlerin yeterliliğine Kurum tarafından yapılacak alan bazlı değerlendirme neticesinde karar verildiği, düzenlenen medikal fizikçi çalışma belgesi ile kişilere Sağlık

Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına

Dair Yönetmelik kapsamında bir meslek unvanı kazandırılmadığı,

3.3. Ancak uluslararası uygulamalara bakıldığında Sağlık Fizikçisi (Health Physicist veya EURATOM 2013/59 direktifi 82’nci maddeye göre Radiation Protection Expert) ile Medikal Fizik Uzmanının (EURATOM 2013/59 Direktifi Bölüm 2 49’uncu madde ve Bölüm 9 83’üncü maddeye göre Medical

Physicist Expert) birbirlerinden farklı kavramlar olduğu, Medikal Fiziğin, fiziğin tıbba uygulanması olarak tanımlandığı, Medikal Fiziğin tıpta, biyolojik ve tıbbi araştırmalarda ve sağlıkla ilgili bazı faaliyetlerin optimizasyonunda önemli bir rol oynadığı, ülkemizde de uluslararası standartlarla uyumlu ortak terminolojinin sağlandığı bir çalışmanın yapılması gerekliliğinin aşikar olduğu,

3.4. Bakanlık tarafından sağlık mesleklerinin mevzuat güncelleme çalışmalarının başlatıldığı, sağlık fizikçilerinin de bahse konu çalışma kapsamında yer aldığı, çalışmaların meslek temsilcileri, akademisyenler, saha çalışanları ve ilgili birimler ile yapıldığı, sağlık hizmet sunumunu aksatmayacak ve meslek mensuplarını mağdur etmeyecek bir düzenlemenin yapılmasının planlandığı,

3.5. Sonuç olarak Bakanlık tarafından sağlık fizikçilerinin de yer aldığı mevzuat çalışmasının yürütülmekte olduğu, bahse konu taleplere yönelik gerekli düzenlemelerin yapılmasının planlandığı, belirtilmektedir.

III. İLGİLİ MEVZUAT

4. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74’üncü maddesinde; “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler.”

5. 29.06.2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Kurumun görevi” başlıklı 5’inci maddesinin birinci fıkrasında; “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikâyet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.”,

6. 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun “Lisans düzeyinde öğretim” başlıklı 43’üncü (b) bendinde; “b.

(Değişik: 17/8/1983 – 2880/24 md.) Aynı meslek ve bilim dallarında, eğitim – öğretim yapan üniversitelerde, eğitim – öğretim, metod, kapsam, öğretim süresi ve yıl içindeki değerlendirme esasları bakımından eşdeğer olması ve öğrenimden sonra kazanılan unvanların aynı ve elde edilen hakların eşdeğer sayılması hususu

Üniversitelerarası Kurulun önerisi üzerine; öğretmen yetiştiren birimler için belirtilen esasların tespiti

Milli Eğitim Bakanlığı ile de işbirliği yapılarak, Yükseköğretim Kurulunca düzenlenir.”

7. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “III – Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri Sınıfı” başlıklı 36’ncı maddesinde; “Bu sınıf, sağlık hizmetlerinde (Hayvan sağlığı dahil) mesleki eğitim görerek yetişmiş olan tabip, diş tabibi, eczacı, veteriner hekim gibi memurlar ile bu hizmet sahasında çalışan yüksek öğrenim görmüş fizikoterapist, tıp teknoloğu, ebe, hemşire, sağlık memuru, sosyal hizmetler mütehassısı, biyolog, pisikolog, diyetçi, sağlık muhendisi, sağlık fizikçisi, sağlık idarecisi ile ebe ve hemşire, hemşire yardımcısı, (Fizik tedavi, laboratuvar, eczacı, diş anestezi, röntgen teknisyenleri ve yardımcıları, çevre sağlığı ve toplum sağlığı teknisyeni dahil) sağlık savaş memuru, hayvan sağlık memuru ve benzeri sağlık personelini kapsar.”

8. 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un ek 13’üncü maddesinin (f)

fıkrasında; “f) Sağlık fizikçisi; fizik, fizik mühendisliği veya nükleer enerji mühendisliği eğitimi üzerine radyoterapi fiziği, diagnostik radyoloji fiziği veya nükleer tıp fiziği dallarının birinde yüksek lisans mezunu; ilgili uzmanının gözetiminde ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak; radyasyon ile yapılan teşhis, görüntüleme ve tedavi sırasında ve sonrasında, gerektiğinde radyo izotop maddeleri ve iyonize ışın kaynaklarının kullanımından, uygulanmasından, korunmasından ve arıtılmasından sorumlu sağlık meslek mensubudur.”

9. 13.01.1983 tarihli ve 17927 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yataklı Tedavi Kurumları İşletme

Yönetmeliği’nin “Radyasyon Fizikçisinin Görev ve Yetkileri” başlıklı 127’nci maddesinde; “Radyasyon fizikçisinin (Sağlık fizikçisi) yüksek fizik mühendisi olması şarttır. Bitirdiği yüksek okul ders programında bu dersi okumuş ve mastır yapmış olanlar tercih edilir. Bulunmadığı takdirde bu konuda en az beş sene çalışmış olanlar tercih edilir. Birden fazla olduğu takdirde içlerinden en kıdemlisi şef olarak seçilir. Teşhis, tedavi, araştırmada radyoterapi uzmanının isteğine göre kullanılacak iyonize ışının cins ve kaynaklarını seçer. Radyoterapi uzmanından tedavi konusunda aldığı bilgiler ışığında hastanın tedavi planını yapar, izodoz eğrilerini çizer, planın uygulanmasında hazır bulunur. Radyasyon fizikçisi, radyo izotop maddeleri ve iyonize ışın kaynaklarını usulüne uygun olarak depo ve muhafaza eder. Bu madde ve kaynakları kullanılmaya hazırlar ve kullanma ve muhafaza yerlerine nakledilmesini sağlar. Uygulama esnasında gerekli korunma tedbirlerini alır. İzotoplu hastaları tecrit eder ve onlardaki izotop artıklarını zararsız hale getirir. Bu işlemde kullanılan alet ve malzemeyi radyo aktiviteden arıtarak yeniden kullanılacak hale getirir. İzotoplu cenazelerin muhafaza ve defnedilmesinde gerekli tedbirleri alır. Radyasyon fizikçisi, radyo aktif materyalle çalışanların ve iyonizan ışınların etkisine uğrayanların alabilecekleri maksimum dozları tespit ederek alınan ışının zararlı düzeye gelmesinden önce bu kimselerin radyoterapi uzmanının bilgisi altında tehlikeli sahadan uzaklaştırılmalarını sağlar. Laboratuvarda bulunan radyasyon cihaz ve kaynaklarını ışın bakımından kontrol ederek lüzum görülenlerin kalibrasyonunu yapar. Radyaterapi

bölümünde bulunan uzmanlık eğitimi görenlerin ve teknik personelin eğitiminde radyoterapi uzmanına yardımcı olur.”

10. 23.12.2021 tarihli ve 31698 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan Diagnostik Radyoloji, Nükleer Tıp Ve

Radyoterapi Grubu Tıbbi Cihazların Kalite Uygunluk ve Kalite Kontrol Testleri Hakkında Yönetmeliği’nin

“Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde; “l) Medikal fizikçi: Bu Yönetmelik kapsamındaki testleri gerçekleştirmek üzere Kurum tarafından çalışma belgesi ile yetkilendirilen kişiyi,.. ifade eder.”

10.1.“Genel esaslar” başlıklı 5’inci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında; “(1) Bu Yönetmelik kapsamında yer alan cihazlar için kalite uygunluk testleri veya kalite kontrol testleri Kurum tarafından düzenlenmiş ilgili çalışma belgesine sahip medikal fizikçi tarafından yapılır.(2) Medikal fizikçi, çalışma belgesi kapsamında yer alan cihazlara ilişkin Kurumca düzenlenen kılavuzda yer alan ulusal ve uluslararası düzenlemeleri bilmek ve doğru şekilde uygulanmasını sağlamakla yükümlüdür.”

10.2. “Personel ve nitelikleri” başlıklı 9’uncu maddesinin ikinci fıkrasında; “(2) Çalışma belgesi düzenlenirken yapılacak sınıflandırmaya esas olmak üzere aşağıdaki eğitim koşulları aranır; a)

Radyoterapi grubu cihazları medikal fizikçisi: Radyoterapi fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak, b) Diagnostik radyoloji grubu cihazları medikal fizikçisi: Diagnostik radyoloji fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak, c) Nükleer tıp grubu cihazları medikal fizikçisi: Nükleer tıp fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak”

şeklinde düzenlemelerin olduğu görülmüştür.

IV. KAMU DENETÇİSİ ÖZCAN YILDIZ’IN KAMU BAŞDENETÇİSİ’NE ÖNERİSİ

11. Başvuranın iddiaları, İdarelerin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek hazırlanan “Tavsiye Kararı Önerisi” Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

A. Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme

12. Ayrıntılarına 1 numaralı paragrafta yer verilen başvuruda başvuran dernek yetkilisi; idareler tarafından daha farklı bir uzmanlık alanı olan ve uluslararası standartlarda da ayrı esaslara sahip olan “Sağlık Fiziği” ve “Sağlık Fizikçisi” tanımının kullanılmasının tercih edildiğini, bu tercihin pek çok yeterliliğe sahip, multidisipliner bir alan olan ve klinik tecrübeyi gerektiren “Medikal Fizik” ve “Medikal Fizik

Uzmanlığının” tüm dünyada kabul gören niteliklerini ortaya koymakta yetersiz kaldığını, bunun doğal sonucu olarak Medikal Fizik alanında faaliyet gösteren meslek mensuplarının çeşitli mağduriyetlere uğramasına sebebiyet verdiğini belirtmekte olup Medikal Fizik Uzmanının iş ve görev tanımlarının yeniden düzenlenmesini talep etmektedir.

13. Yükseköğretim Kurulu tarafından Kurumumuza iletilen cevabi yazılardan; sağlık meslek mensupları ile sağlık hizmetlerinde çalışan diğer meslek mensuplarının iş ve görev tanımlarının Sağlık Meslek

Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair

Yönetmelik’te düzenlendiği, sağlık fizikçilerinin görev ve sorumlulukları ile hangi iş ve işlemleri yapabileceklerinin mezkur Yönetmelikte hüküm altına alındığı, bu kapsamda “sağlık fizikçisi” sağlık meslek mensubuna ilişkin mevzuatta yapılan tanım haricinde Kurul tarafından yapılan başka bir tanımın bulunmadığı, sağlık fizikçisi tanımında değişiklik yapma, kapsamını genişletme ya da geçmişte sağlık

/

fizikçisi olarak görev yapan personeli 1219 sayılı Kanunun ek 13’üncü maddesinin (f) bendinde düzenlenen eğitim şartlarından muaf tutma gibi bir yetkisinin bulunmadığı ancak Sağlık Bakanlığı tarafından Sağlık

Fiziği ile Medikal Fizik alanlarının düzenlenmesiyle ilgili mevzuat çalışması yapılması durumunda

Yükseköğretim Kurulunun akademik programların ülke çapında planlanması, ilgili bölümlerin açılması veya mevcut programlarda değişiklikler yapma yetkisinin bulunduğu anlaşılmaktadır.

14. Sağlık Bakanlığı tarafından Kurumumuza iletilen cevabi yazılardan ise; 22.05.2014 tarihli ve 29007 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer

Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik’te sağlık mensuplarının işve görev tanımlarının yer aldığı, dolayısıyla sağlık fizikçisinin tanımı ve görevlerinin de ayrıntılı olarak belirtildiği, medikal fizikçisinin eğitim koşullarında yalnız lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliği aranırken, sağlık fizikçisinin eğitim koşulunda belirli bir lisans mezuniyetinden sonra lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliğinin arandığı, uluslararası uygulamalara bakıldığında iki kavramın farklı olduğu, ülkemizde de uluslararası standartlarla uyumlu ortak terminolojinin sağlandığı bir çalışmanın yapılmasının gerektiği, bu standartları gözeten mevzuat çalışmasının yürütülmekte olduğu ve bahse konu taleplere yönelik gerekli düzenlemelerin yapılmasının planlandığı anlaşılmaktadır.

15. Yapılan incelemede; ulusal mevzuatta sağlık fizikçileri ile medikal fizikçileri arasında görev tanımlarında ayrım yapılmadığı, “1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair

Kanun”un Ek 13’üncü maddesinin (f) fıkrasında, sağlık fizikçisinin tanımının yapıldığı, buna göre de fizik, fizik mühendisliği veya nükleer enerji mühendisliği eğitimi üzerine radyoterapi fiziği, diagnostik radyoloji fiziği veya nükleer tıp fiziği dallarının birinde yüksek lisans mezunu; ilgili uzmanının gözetiminde ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak; radyasyon ile yapılan teşhis, görüntüleme ve tedavi sırasında ve sonrasında, gerektiğinde radyo izotop maddeleri ve iyonize ışın kaynaklarının kullanımından, uygulanmasından, korunmasından ve arıtılmasından sorumlu sağlık meslek mensubu olarak tanımlandığı görülmektedir. Dolayısıyla medikal fizik uzmanları, sağlık fizikçisi unvanı ile ifade edilmiştir.

16. Ancak uluslararası kaynaklara bakıldığında; EURATOM (Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu) 2013/59

Direktifi Bölüm 2/madde 49 ve Bölüm 9/madde 83’e göre medikal fizikçi kavramı ile sağlık fizikçisi kavramlarının net olarak ayrıldığı görülmektedir. Bu kapsamda sağlık fizikçisi (Radiation Protection

Expert) en genel ifadeyle hastanelerin, nükleer enerji santrallerinin ve diğer endüstrilerin radyasyonu güvenli bir şekilde kullanmasını sağlayarak insanların ve çevrenin korunmasına yardımcı olurlar ve sağlık fiziği bir halk sağlığı konusudur. Medikal fizik ise fiziğin tıbba uygulanmasıdır. Medikal fizik tıpta, biyolojik ve tıbbi araştırmalarda ve sağlıkla ilgili bazı faaliyetlerin optimizasyonunda önemli bir rol oynar.

Yine ulusal ve uluslararası makalelerde de medikal fizik, hastalıkların tanı ve tedavisinde, fiziğin yöntem ve kavramlarının uygulamalı olarak kullanıldığı bir bilim dalı olarak tanımlanmaktadır.

17. Diğer yandan 23.12.2021 yılında Resmi Gazete’de yayımlanan Diagnostik Radyoloji, Nükleer Tıp ve

Radyoterapi Grubu Tıbbi Cihazların Kalite Uygunluk ve Kalite Kontrol Testleri Hakkında Yönetmelik’in 4’üncü maddesinde medikal fizikçi, mezkur Yönetmelik kapsamındaki testleri gerçekleştirmek üzere

Kurum tarafından çalışma belgesi ile yetkilendirilen kişi olarak tanımlanmıştır. Yönetmelik’in 9’uncu maddesinde ise radyoterapi grubu cihazları medikal fizikçileri için radyoterapi fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak, diagnostik radyoloji grubu cihazları medikal fizikçileri için diagnostik radyoloji fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak ve nükleer tıp grubu cihazları medikal fizikçileri için de nükleer tıp fiziği alanında lisansüstü eğitim mezunu olmak şartları aranmıştır.

18. Sağlık Bakanlığı tarafından gönderilen cevabi yazıda; Diagnostik Radyoloji, Nükleer Tıp ve

Radyoterapi Grubu Tıbbi Cihazların Kalite Uygunluk ve Kalite Kontrol Testleri Hakkında Yönetmelik

/

kapsamındaki testlerin ilgili alanda yeterli teknik bilgiye sahip kişilerce yapılmasının tıbbi cihazın güvenli ve etkili çalışması noktasında önem arz ettiği, söz konusu testlerin uygulanmasının tıbbi cihazın kullanımı, uygulanması, korunması ve arıtılması faaliyeti olarak değerlendirilmediği, bu nedenle ilgili testleri yapacak kişilerin, lisans eğitimlerinin fizik, fizik mühendisliği ve nükleer enerji mühendisliği ile sınırlı tutulmayarak ilgili diğer lisans alanlarından mezun olanları da içerecek şekilde gerekli lisansüstü eğitimiyle birlikte hedeflenen yetkinliğe sahip olacağının değerlendirildiği ifade edilmiştir. Bununla beraber idarenin cevabi yazısında, medikal fizikçisinin eğitim koşullarında yalnızca lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliği aranırken, sağlık fizikçisinin eğitim koşulunda belirli bir lisans mezuniyetinden sonra lisansüstü seviyesinde eğitim yeterliliği arandığı da belirtilmiştir. Ancak her ne kadar idare tarafından bu şekilde ifade edilse de bahsi geçen yüksek lisans programlarının kabul şartlarına bakıldığında, hepsinde fizik, fizik mühendisliği, fizik yüksek mühendisliği ve nükleer enerji mühendisliği lisans mezunlarının ilgili programlara kabul edildiği görülmektedir. Dolayısıyla mezkur Yönetmelikteki medikal fizikçi tanımı aslında 1219 sayılı Kanun’un Ek 13’üncü maddesinin (f) bendinde tanımlanan sağlık fizikçilerine karşılık gelmektedir.

19. Gelinen bu aşamada sağlık fizikçisi ile medikal fizik uzmanı ayrımı konusunda belirsizliklerin olduğu, bu durumun ilgili meslek mensuplarını önemli ölçüde mağdur ettiği ve edeceği, ilgili idare olan Sağlık

Bakanlığı tarafından konunun çözümüne ilişkin çalışmaların sürdüğü, henüz net bir düzenlemenin yapılmadığı görülmektedir. Mevcut durumda ilgili meslek mensupları açısından meslek tanımlarının netleşmemesi durumunda hakları ve mesleki yeterlilikleri olumsuz olarak etkileneceğinden kamu hizmetlerinin etkin ve düzenli işleyişinin sağlanması için Sağlık Bakanlığının süreci hızlandırması gerektiği değerlendirilmektedir.

20. Kurumumuzca yapılan değerlendirme neticesinde; tıp ve teknolojideki hızlı gelişmelere paralel olarak kamu hizmetlerinin etkin ve düzenli işleyişinin sağlanması için meslek tanımlarının netleşerek Medikal

Fizik Uzmanı adıyla meslek tanımının yapılması noktasında Sağlık Bakanlığı tarafından mevzuatın güncellenmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

B. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

21. İyi yönetim ilkelerine, 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu

Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6’ncı maddesinde yer verilmiştir. Söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirmeler neticesinde; başvurunun inceleme ve araştırması kapsamında Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından süresi içerisinde ve gerekçeli olarak

Kurumumuza gönderildiği, böylece “kararların gerekçeli olması ve makul sürede karar verme” ilkelerine uygun davranıldığı; idarenin, başvurana verdiği cevapta hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğini de göstermediği, bu nedenle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup; idarenin bahse konu ilkelere uygun davranması önerilmektedir.

22. Sağlık Bakanlığının, başvurana ilişkin işlemlerle ilgili bilgi ve belgeleri istenilen 21.11.2024 tarihli ve

S. sayılı bilgi ve belge talep yazımıza istinaden süresi içerisinde Kurumumuza göndermediği, bahse konu bilgi ve belgeleri ancak 06.01.2025 tarihli ve S. sayılı tekit yazımızdan sonra 22.01.2025 tarihinde Kurumumuza gönderdiği dolayısıyla “kararın geciktirilmeksizin bildirilmesi” ilkesine uymadığı tespit edildiğinden, idarenin bahse konu ilkeye uygun davranması önerilmektedir.

VI. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

23. 14.06.2012 tarihli ve 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun 21’inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Kararının idareye tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde idare tarafından herhangi bir eylem ya da işlem tesis edilmezse (varsa) dava açma süresinden kalan süre işlemeye devam edecek olup; yetkili ve görevli mahkemelerde yargı yolu açıktır.

VII. KARAR

Açıklanan gerekçelerle BAŞVURUNUN KABULÜNE,

Tıp ve teknolojideki hızlı gelişmelere paralel olarak kamu hizmetlerinin etkin ve düzenli işleyişinin sağlanması için meslek tanımlarının netleşerek Medikal Fizik Uzmanı adıyla meslek tanımının yapılması noktasında mevzuatın güncellenmesi yönünde SAĞLIK BAKANLIĞINA TAVSİYEDE

BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kanunun 20 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, Sağlık Bakanlığı tarafından bu karar

üzerine tesis edilecek işlemin otuz gün içinde Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Kararın BAŞVURANA ve SAĞLIK BAKANLIĞINA, bilgisi için YÜKSEKÖĞRETİM KURULU

BAŞKANLIĞINA tebliğine;

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisi’nce karar verildi.

Mehmet AKARCA

Kamu Başdenetçisi