"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

ÖZET: Kamu İdaresinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerinin zamanında kullandırılmadığı tespit edilmiştir. 2024 yılı Sayıştay Denetim Raporları, işçilerin birikmiş izin süreleri nedeniyle hak kaybı yaşadığını ortaya koymaktadır. Anayasa’nın 50. maddesi ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun ilgili maddeleri, işçilerin yıllık izin haklarının korunmasını ve düzenli bir şekilde kullandırılmasını zorunlu kılmaktadır. İşverenlerin, yıllık izinleri zamanında vermemesi durumunda, idari para cezası ile karşılaşacakları belirtilmiştir.

Yapılan incelemeler sonucunda, Karesi Belediyesi’nde bazı işçilerin 100 günün üzerinde birikmiş izin sürelerine sahip olduğu, birçok işçinin de 60 gün ve üzeri izinlerinin kullanılmadığı görülmüştür. Bu durum, işçilerin emeklilik veya iş akitlerinin sona ermesi halinde yüksek miktarda izin ücreti ödemelerine yol açmakta ve idareler için beklenmedik mali yükler oluşturabilmektedir.

Sonuç olarak, kamu idarelerinin, işçilerin yıllık ücretli izinlerini mevzuata uygun bir şekilde, zamanında ve düzenli olarak kullandırmaları gerekmektedir. Bu yaklaşım, hem işçilerin haklarının korunmasını sağlayacak hem de idarelerin ek mali yükümlülüklerden kaçınmasına yardımcı olacaktır.

BULGU: İşçilerin Birikmiş Yıllık Ücretli İzinlerinin Kanuna Uygun Olarak Kullandırılmasına İlişkin Tedbirlerin Alınmaması

2024 Yılı Sayıştay Denetim Raporları – Büyükşehir İlçe Belediyesi

Kamu İdaresinde çalışan işçilerin sosyal hakları olan yıllık ücretli izinlerinin zamanında düzenli olarak kullandırılmadığı ve bu nedenle birikmiş yıllık izin sürelerinin bulunduğu görülmüştür.

Anayasa’nın “Çalışma Şartları ve Dinlenme Hakkı” başlıklı 50’nci maddesinde; dinlenmenin çalışanların hakkı olduğu ve bu haklar ile şartlarının kanunla düzenleneceği hüküm altına alınmıştır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 53’üncü maddesinde işçilere yıllık izin verileceği ve yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği; 56’ncı maddesinde yıllık iznin 53’üncü maddede gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesinin zorunlu olduğu; 59’uncu maddesinde iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretin, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödeneceği; 60’ıncı maddesinde yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağı, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağı, yıllık izninin faydalı olması için işveren tarafından alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usuller ile işverence tutulması zorunlu kayıtların şekline ilişkin hususların ilgili Bakanlık tarafından hazırlanacak bir Yönetmelik ile gösterileceği belirtilmiştir.

Bu Kanun hükmüne istinaden 03.03.2004 tarihli ve 25391 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’nde de yıllık izinlerin kullanımı ile ilgili olarak İş Kanunu’na benzer düzenlemeler yapılmıştır.

Aynı Kanun’un 103’üncü maddesinde ise yıllık ücretli izni bu Kanun’un 56’ncı maddesine aykırı olarak bölen veya hak edilmiş izni kullanmadan iş sözleşmesinin sona ermesi halinde bu izne ait ücreti ödemeyen veya belirtilen Yönetmelik’in esas ve usullerine aykırı olarak izin kullandırmayan veya eksik kullandıran işveren veya işveren vekiline bu durumda 2024 yılında 2.666 TL idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.

Yukarıda yer alan düzenlemelere göre işverenin yıllık izinleri kullandırma yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve işçinin de izin hakkından feragat etmesi mümkün değildir. Diğer taraftan işçiler emekli olduklarında veya herhangi bir şekilde iş akitleri sona erdiğinde mevzuat hükümleri gereği yıllık izin hakları ücrete dönüşmekte ve yıllık izin karşılığı yapılacak olan bu ücret ödemesi de işçinin son ücreti üzerinden yapılacağından yüksek tutarlarda ödeme yapılmasına neden olmaktadır. Ayrıca Anayasal bir hak olan yıllık izinlerin kullandırılmaması durumunda idareler, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 103’üncü maddesi gereğince idari para cezası ile karşı karşıya kalabilmektedir.

Yapılan incelemede Karesi Belediyesinin İşçileri ile Karesi Personel Şirketinden hizmet alımı yöntemiyle kiralanan işçilerden 5 adedinin 100 günün üzerinde izni, 50 işçinin izinlerinin 60 gün ve üzeri olduğu kalan diğer işçilerin 60 günün altında izinlerinin kullandırılmadığı tespit edilmiştir. Bu işçiler emekli olduklarında veya herhangi bir şekilde iş akitleri sona erdiğinde mevzuat hükümleri gereği işçinin son ücreti dikkate alınarak izin ücreti ödeneceğinden idareler açısından öngörülemeyen giderlerin ortaya çıkmasına neden olacaktır.

Belirtilen mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar çerçevesinde, Kamu İdaresinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerinin, mevzuata uygunluk ve İdareye ek mali külfet getirmemesi amacıyla biriktirilmeden, zamanında ve düzenli olarak kullandırılmasının sağlanması gerekmektedir.