"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

ÖZET: İlgili denetim raporunda, il belediyesinin nihai tüketici olarak satın aldığı bazı mal ve hizmetlere ilişkin ödediği katma değer vergisinin, 191 İndirilecek Katma Değer Vergisi Hesabı’na kaydedilerek indirim konusu yapıldığı tespit edilmiştir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun ilgili maddeleri, kamu kurumlarının iktisadi faaliyetleri dışında kalan işlemler için ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağını belirtmektedir. Bu durum, genel bütçe vergi gelirlerinde eksikliklere yol açmakta ve kamu idaresinin mali tablolarında hatalı sonuçlar doğurmaktadır.

Ayrıca, Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği, katma değer vergisinin yalnızca iktisadi faaliyetler kapsamında indirim konusu yapılabileceğini vurgulamaktadır. Nihai tüketici olarak gerçekleştirilen alımlarda ödenen katma değer vergisinin, ilgili gider hesaplarına kaydedilmesi gerektiği ifade edilmektedir. Kamu idaresinin, bu vergiyi indirim konusu yapmaması ve mevzuat hükümlerine uygun bir şekilde muhasebeleştirmesi önem arz etmektedir.

Sonuç olarak, kamu idaresinin mali işlemlerinin doğru bir şekilde kaydedilmesi, hem bütçe dengesi hem de mali raporlamanın doğruluğu açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu bağlamda, katma değer vergisinin indirim konusu yapılmaması gerektiği hususu, mevzuat çerçevesinde net bir şekilde belirlenmiştir.

BULGU: İktisadi Faaliyet Konusu Olmayan Giderlere İlişkin Katma Değer Vergisinin İndirim Konusu Yapılması

2024 Yılı Sayıştay Denetim Raporları – İl Belediyesi

Kamu İdaresi tarafından nihai tüketici olarak satın alınan bazı mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılarak 191 İndirilecek Katma Değer Vergisi Hesabı’na kaydedilmek suretiyle muhasebeleştirdiği görülmüştür.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Verginin konusunu teşkil eden işlemler” başlıklı birinci maddesinin birinci fıkrasının “g” bendinde; genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, dernek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan veya işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetlerinin katma değer vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır.

Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği’nin “Kamu Kurum ve Kuruluşları, Dernek ve Vakıflar ile Mesleki Kuruluşların Vergilendirilmesi” başlıklı bölümünde; belediyelerin ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyet kapsamına girmeyen, kuruluş amaçlarına uygun teslim ve hizmetlerinin vergiye tabi olmadığı, öte yandan yukarıda sayılan kuruluşlara ait veya tabi olan veya bunlar tarafından kurulan ve işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların iktisadi işletme olarak mütalaa edileceği, bunların ticari, sınaî, zirai ve mesleki faaliyetlerinin vergiye tabi tutulacağı ve bu çerçevede belediyelere bağlı otobüs, havagazı, su, elektrik, mezbaha, soğuk hava deposu vb. işletmeler ile döner sermayeli kuruluşların istisna kapsamına girmeyen faaliyetleri dolayısıyla vergiye tabi olacaklarını hüküm altına alınmıştır.

Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 191 İndirilecek Katma Değer Vergisi Hesabı’nın niteliğini düzenleyen 153’üncü maddesinde; bu hesabın mal ve hizmetin satın alınması sırasında satıcılara ödenen veya borçlanılan ve kurum açısından indirim hakkı doğuran katma değer vergisinin izlenmesi için kullanılacağı ve mahalli İdarelerin, bir bedel karşılığı satmak üzere ürettikleri mal veya hizmetin üretim girdisi olarak satın aldıkları mal veya hizmetlere ilişkin olarak ödemiş oldukları Katma Değer Vergisini indirim konusu yapacakları, bunun dışında kurumun satışa konu olmayan kamu hizmeti üretiminde nihai tüketici olarak kullanmak veya tüketmek üzere satın alınmış mal veya hizmet için ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmayacağı ve bu tutarların ilgili gider hesabı veya varlık hesabına yapılacak muhasebe kaydında maliyet bedeline ilave edileceği belirtilmiştir.

Aynı Yönetmelik’in 190 Devreden Katma Değer Hesabı’na ilişkin “Hesabın işleyişi” başlıklı 152’nci maddesinde; ay sonlarında, devreden katma değer vergisi hesabı ile indirilecek katma değer vergisi hesabının borç bakiyeleri toplamının, hesaplanan katma değer vergisi hesabının alacak bakiyesinden fazla olduğu durumda sonraki döneme devreden katma değer vergisi tutarının bu hesaba borç; ay sonlarında, hesaplanan katma değer vergisi hesabının alacak kalanının, devreden katma değer vergisi hesabı ile indirilecek katma değer vergisi hesabının borç kalanları toplamından fazla olması durumunda ise, söz konusu farkın 360 Ödenecek Vergi ve Fonlar Hesabı’na alacak kaydedileceği belirtilmiştir.

Yapılan incelemede, Kamu İdaresi tarafından iktisadi faaliyet kapsamında olmayıp nihai tüketici olarak satın alınan bazı mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisinin 191 İndirilecek Katma Değer Vergisi Hesabı’na kaydedilerek muhasebeleştirildiği tespit edilmiştir.

Nihai tüketici olarak satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisi tutarlarının indirime konu edilmesi genel bütçe vergi gelirlerinde noksanlık oluşmasına ve Kamu İdaresinin mali tablolarında 190 Devreden Katma Değer Vergisi ve 630 Giderler Hesabı’nın hatalı sonuç vermesine neden olmaktadır.

Kamu idaresi cevabında, nihai tüketici olarak satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmayarak mevzuat hükümlerine uygun şekilde muhasebeleştirildiği ifade edilse de iktisadi faaliyet kapsamında olmayıp nihai tüketici olarak satın alınan bazı mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisi 191 İndirilecek Katma Değer Vergisi Hesabı’na kaydedilerek muhasebeleştirilmiştir.

Kamu İdaresi tarafından nihai tüketici olarak satın alınan mal ve hizmetlere ilişkin ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmaması ve mevzuat hükümlerine uygun şekilde muhasebeleştirilmesi gerekmektedir.