"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

ÖZET: Başvuran, Selçuklu Kaymakamlığı’na yaptığı başvuruda, epilepsi ve zihinsel yetersizliği bulunan çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi alabilmesi için Cuma günleri 8 saat tam gün eğitim izni ve diğer günlerde 16:00-17:00 saatleri arasında 1 saat bakım izni talep etmiştir. Ancak, Kaymakamlık, mevcut mevzuatta bu tür izinlerin bulunmadığını belirterek talebi reddetmiştir. Başvuran, çocuğunun özel eğitime erişimi için gerekli izinlerin verilmesini istemektedir.

Kaymakamlık, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 104. maddesine atıfta bulunarak, başvuranın mazeret izni talebinin karşılanabileceğini ifade etmiştir. Ancak, başvuran, çocuğunun durumu nedeniyle bu iznin yetersiz kalacağını ve daha fazla esneklik sağlanması gerektiğini savunmaktadır. Kamu Denetçiliği Kurumu, başvuruyu değerlendirerek, başvuranın çocuğunun eğitim ve bakım ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli izinlerin verilmesi yönünde Selçuklu Kaymakamlığı’na tavsiyede bulunmuştur.

Bu tavsiye, engelli bireylerin toplumsal hayata katılımını kolaylaştırmak ve eğitim haklarının sağlanması açısından önem taşımaktadır. Kamu Denetçiliği Kurumu, başvuranın taleplerinin hukuka uygun olduğunu ve idarenin bu konuda daha hassas bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini vurgulamıştır. Kaymakamlık, bu tavsiye doğrultusunda hareket ederek, başvuranın taleplerine yönelik gerekli düzenlemeleri yapmakla yükümlüdür.

T.C. TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU

(OMBUDSMANLIK)

SAYI : 2025/1220-S.25.1878

BAŞVURU NO : 2024/13700

KARAR TARİHİ : 05.02.2025

TAVSİYE KARARI ,TCKN:

Adres:

BAŞVURUYA KONU İDARE : SELÇUKLU KAYMAKAMLIĞI

Çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi ve bakımı için izin

BAŞVURUNUN KONUSU :

talebi hk.

BAŞVURU TARİHİ : 07.11.2024

I. BAŞVURANIN İDDİA VE TALEPLERİ

1. Başvuran, Selçuklu İlçe hizmetli olarak görev yaptığını, epilepsi ve zihinsel yetersizliği olan çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi aldığını ve bakıma muhtaç olduğu için çocuğunun özel eğitime getirilip götürülmesi ve destek eğitimine katılımı amacıyla Cuma günü 8 saat (tam gün) eğitim izni verilmesini, ayrıca bakımı için çalışma günlerinde 16:00-17:00 saatleri arası günlük 1 saat bakım izni (Cuma hariç) verilmesine ilişkin talebinin reddedildiğini belirterek çocuğunun özel eğitime getirilip götürülmesi ve destek eğitimine katılımına yönelik gerekli izinlerin verilmesini talep etmektedir.

II. İDARENİN BAŞVURUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI

2. Başvuruya konu iddia hakkında istenen bilgi ve belge talep yazımıza istinaden Selçuklu Kaymakamlığı

İlçe tarafından gönderilen 25/12/2024 tarihli ve E- – – sayılı cevabi yazı ve eklerinde özetle; yapılan değerlendirmede; meri mevzuatta taleple ilgili izin bulunmadığından, başvuranın

657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 104 üncü maddesinin E bendi hükmüne istinaden talep etmesi

halinde söz konusu madde gereğince izin verileceği ifade edilmektedir.

III. İLGİLİ MEVZUAT

3. “18/10/1982 tarihli ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın

3.1. “Cumhuriyetin nitelikleri” başlıklı 2 nci maddesinde, “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.”, /

3.2. “Devletin temel amaç ve görevleri” başlıklı 5 inci maddesinde. “Devletin temel amaç ve görevleri, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır.”,

3.3. “Sosyal güvenlik bakımından özel olarak korunması gerekenler” başlıklı 61 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında, “Devlet, sakatların korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirleri alır. Yaşlılar, Devletçe korunur, Yaşlılara Devlet yardımı ve sağlanacak diğer haklar ve kolaylıklar kanunla düzenlenir.”,

3.4. “Dilekçe, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkı” başlıklı 74 üncü maddesinde, “Herkes, bilgi edinme ve kamu denetçisine başvurma hakkına sahiptir. Türkiye Büyük Millet Meclisi

Başkanlığına bağlı olarak kurulan Kamu Denetçiliği Kurumu idarenin işleyişiyle ilgili şikâyetleri inceler…”,

3.5. “Milletlerarası antlaşmaları uygun bulma” başlıklı 90 ıncı maddesinde, “Türkiye Cumhuriyeti adına yabancı devletlerle ve milletlerarası kuruluşlarla yapılacak andlaşmaların onaylanması, Türkiye

Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır.(…) Türk kanunlarına değişiklik getiren her türlü andlaşmaların yapılmasında birinci fıkra hükmü uygulanır. (…) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile

Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7/5/2004-5170/7 md.) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır.”,

4. BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin

4.1. “Genel Yükümlülükler” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında, “Taraf Devletler engelliliğe dayalı herhangi bir ayrımcılığa izin vermeksizin tüm engellilerin insan hak ve temel özgürlüklerinin eksiksiz olarak yaşama geçirilmesini sağlamak ve engellilerin hak ve özgürlüklerini güçlendirmekle yükümlüdür. Bu amaç doğrultusunda Taraf Devletler; (a) Bu Sözleşme’de tanınan hakların uygulanması için gerekli tüm yasal, idari ve diğer tedbirleri almayı; (b) Yürürlükte mevcut, engelliler aleyhinde ayrımcılık teşkil eden yasalar, düzenlemeler, gelenekler ve uygulamaları değiştirmek veya ortadan kaldırmak için gerekli olan, yasama faaliyetleri dâhil uygun tüm tedbirleri almayı; (c) Tüm politika ve programlarda engellilerin insan haklarının korunmasını ve güçlendirilmesini dikkate almayı; (d) Bu Sözleşme’yle bağdaşmayan eylemler veya uygulamalardan kaçınmayı ve kamu kurum ve kuruluşlarının bu Sözleşme’ye uygun davranmalarını sağlamayı; … taahhüt eder.”,

4.2. “Engelli çocuklar” başlıklı 7 nci maddesinde, “1. Taraf Devletler, engelli çocukların diğer çocuklarla eşit bir şekilde tüm insan temel hak ve özgürlüklerinden tam olarak yararlanmasını sağlamak için gerekli tüm tedbirleri alır.

2. Engelli çocuklarla ilgili tüm eylemlerde çocuğun en çıkarının gözetilmesine öncelik verir.”,

/

4.3. “Bağımsız Yaşayabilme ve Topluma Dâhil Olma” başlıklı 19 uncu maddesinde, “İşbu Sözleşmeye

Taraf Devletler tüm engellilerin diğer bireylerle eşit koşullar altında toplum içinde yaşama hakkına sahip olduğunu kabul eder ve engellilerin bu haktan eksiksiz yararlanabilmeleri ve topluma tam katılımlarını kolaylaştırmak için gerekli tedbirleri etkin bir şekilde alır…”,

4.4. “Eğitim” başlıklı 24 üncü maddesinin beşinci bendinde, “5. Taraf Devletler engellilerin genel yüksekokul eğitimine, mesleki eğitime, erişkin eğitimine ve ömür boyu süren eğitime ayrımcılığa uğramaksızın diğer bireylerle eşit koşullar altında erişimini sağlar. Taraf Devletler bu amaçla engellilerin ihtiyaçlarına uygun makul düzenlemelerin yapılmasını temin eder.”,

5. BM Çocuk Hakları Sözleşmesinin

5.1. 23 üncü maddesinin birinci bendinde, “1. Taraf Devletler zihinsel ya da bedensel özürlü çocukların saygınlıklarını güvence altına alan, özgüvenlerini geliştiren ve toplumsal yaşama etkin biçimde katılmalarını kolaylaştıran şartlar altında eksiksiz bir yaşama sahip olmalarını kabul ederler.

2. Taraf Devletler, özürlü çocukların özel bakımdan yararlanma hakkını tanırlar ve eldeki kaynakların yeterliliği ölçüsünde ve yapılan başvuru üzerine, yardımdan yararlanabilecek durumda olan çocuğa ve onun bakımından sorumlu olanlara, çocuğun durumu ve ana-babasının veya çocuğa bakanların içinde bulundukları koşullara uygun düşecek yardımın yapılmasını teşvik ve taahhüt ederler.

3. Özürlü çocuğun, özel bakıma gereksinimi olduğu bilincinden hareketle bu maddenin 2. fıkrası uyarınca yapılması öngörülen yardım, çocuğun ana-babasının ya da çocuğa bakanların parasal (mali) durumları göz önüne alınarak, olanaklar ölçüsünde ücretsiz sağlanır. Bu yardım; özürlü çocuğun eğitimi, meslek eğitimi, tıbbi bakım hizmetleri, rehabilitasyon hizmetleri, bir işte çalışabilecek duruma getirme hazırlık programları ve dinlenme/eğlenme olanaklarından etkin olarak yararlanmasını sağlamak üzere düzenlenir ve çocuğun en eksiksiz biçimde toplumla bütünleşmesi yanında, kültürel ve ruhsal yönü dahil bireysel gelişmesini gerçekleştirme amacını güder.”,

5.2. 28 inci maddesinin birinci bendinde, “1. Taraf Devletler, çocuğun eğitim hakkını kabul ederler ve bu hakkın fırsat eşitliği temeli üzerinde tedricen gerçekleştirilmesi görüşüyle…”,

6. 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanunun

6.1. “Amaç” başlıklı 1 inci maddesinde, “Bu Kanunun amacı; engellilerin temel hak ve özgürlüklerden faydalanmasını teşvik ve temin ederek ve doğuştan sahip oldukları onura saygıyı güçlendirerek toplumsal hayata diğer bireylerle eşit koşullarda tam ve etkin katılımlarının sağlanması ve engelliliği önleyici tedbirlerin alınması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını sağlamaktır.”,

6.2. “Kapsam” başlıklı 2 nci maddesinde, “Bu Kanun engellileri, ailelerini, engellilere yönelik hizmet veren kurum ve kuruluşlar ile diğer ilgilileri kapsar.”,

6.3. “Genel Esaslar” başlıklı 4 üncü maddesinin c fıkrasında, “Engellilerin tüm hak ve hizmetlerden yararlanması için fırsat eşitliğinin sağlanması esastır.”,

6.4. “Topluma dâhil olma” başlıklı 4/A maddesinde, “…Engellilerin topluma dâhil olmaları ve toplum içinde yaşamaları amacıyla bireysel destek hizmetleri de dâhil olmak üzere ihtiyaç duydukları toplum temelli destek hizmetlerine erişimleri sağlanır.”, /

6.5. “Habilitasyon ve rehabilitasyon” başlıklı 10 uncu maddesinin birinci fıkrasında, “Toplumsal hayata katılım ve eşitlik temelinde engellilere habilitasyon ve rehabilitasyon hizmetleri verilir.

Habilitasyon ve rehabilitasyon kararının alınması, planlanması, yürütülmesi ve sonlandırılması dâhil her aşamasında engelli ve ailesinin aktif ve etkin katılımı sağlanır.”,

6.6. “Eğitim ve öğretim” başlıklı 15 inci maddesinin birinci fıkrasında, “Hiçbir gerekçeyle engellilerin eğitim alması engellenemez. Engelliler, özel durumları ve farklılıkları dikkate alınarak, yaşadıkları çevrede bütünleştirilmiş ortamlarda, eşitlik temelinde, hayat boyu eğitim imkânından ayrımcılık yapılmaksızın yararlandırılır…”,

7. 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu’nun “Kurumun görevi” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında, “Kurum, idarenin işleyişi ile ilgili şikayet üzerine, idarenin her türlü eylem ve işlemleri ile tutum ve davranışlarını; insan haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve idareye önerilerde bulunmakla görevlidir.”,

8. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Mazeret izni” başlıklı 104 üncü maddesinde, “E) (Ek:

20/2/2014 – 6525/7 md.) Memurlara; en az yüzde 70 oranında engelli ya da süreğen hastalığı olan çocuğunun (çocuğun evli olması durumunda eşinin de en az yüzde 70 oranında engelli olması kaydıyla)

hastalanması hâlinde hastalık raporuna dayalı olarak ana veya babadan sadece biri tarafından kullanılması kaydıyla bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar mazeret izni verilir.” ,

9. Çocuklar için Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğin

9.1. “Amaç” başlıklı 1 inci maddesinde, “Bu Yönetmeliğin amacı; Çocuklar İçin Özel Gereksinim Raporu ile Çocuklar İçin Terör, Kaza ve Yaralanmaya Bağlı Durum Bildirir Sağlık Kurulu Raporunun alınışı, geçerliliği, değerlendirilmesi ve bu raporları verebilecek yetkili sağlık kurum ve kuruluşlarının tespiti ile ilgili usul ve esasları belirlemek ve çocuklar ile ilgili özel gereksinim alanlarının belirlenmesine ilişkin ortak bir uygulama alanı geliştirmektir.”,

9.2. “Gereksinim değerlendirmesi” başlıklı 5 inci maddesinde, “(1) Özel gereksinimi olan çocuklara ilişkin değerlendirme çalışmalarında, sınıflandırma sistemi olarak Çocuklar İçin İşlevsellik Yetiyitimi ve

Sağlığın Uluslararası Sınıflandırması (ICF-CY) temel alınır.”,

9.3. “Atıflar” başlıklı 14 üncü maddesinde, “30/3/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında

Yönetmelik ve ilgili mülga mevzuat hükümlerine çocuk bakımından yapılan atıflar bu Yönetmelik hükümlerine yapılmış sayılır.”,

9.4. “Kazanılmış haklar” başlıklı 15 inci maddesinde ise; “(1) Bu Yönetmelikte geçen “Çok ileri düzeyde

ÖGV”, “Belirgin ÖGV” ve “Özel koşul gereksinimi var (ÖKGV)” ifadeleri ilgili mevzuatın uygulanması açısından ağır engellilik durumunu ifade eder.”,

10. 2010/02 sayılı Sendikal Gelişmeler Doğrultusunda Alınacak Önlemler hakkında Başbakanlık

Genelgesinde, “…2009 Yılı Toplu Görüşme sürecinde Kamu İşveren Kurulu ile yetkili kamu görevlileri sendikaları ve bunların bağlı bulunduğu Konfederasyonlar arasında mutabakata varılan konularla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşları, aşağıda belirtilen hususlara riayet edeceklerdir: …

/

3- Kamu çalışanlarının kanunen bakmakla yükümlü olduğu özürlü aile bireyinin bakıma muhtaç olduğunun ilgili mevzuatına göre alınmış geçerli özürlü sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi kaydıyla bu durumdaki personele; özürlü aile ferdinin günlük bakımı için izin kullanımında gerekli kolaylık sağlanacak ve personel mesai saatleri dışındaki nöbet görevinden ve gece vardiyasından muaf tutulacaktır.”

düzenlemeleri yer almaktadır.

IV. KAMU DENETÇİSİ SADETTİN KALKAN’IN KAMU BAŞDENETÇİSİ’NE ÖNERİSİ

11. Kamu Denetçisi tarafından yapılan inceleme ve araştırma neticesinde; başvurunun kabulü gerektiği yönünde hazırlanan öneri, Kamu Başdenetçisi’ne sunulmuştur.

V. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE

A. Hukuka, Hakkaniyete ve İnsan Haklarına Uygunluk Yönünden Değerlendirme

12. Başvuran özetle; epilepsi ve zihinsel yetersizliği olan çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi aldığını ve bakıma muhtaç olduğu için çocuğunun özel eğitime getirilip götürülmesi ve destek eğitimine katılımı amacıyla Cuma günü 8 saat (tam gün) eğitim izni verilmesini, bakımı için çalışma günlerinde 16:00-17:00 saatleri arası günlük 1 saat bakım izni (Cuma hariç) verilmesini talep etmektedir.

13. Bilindiği üzere; Anayasa’nın 2. maddesinde yer alan hukuk devletinin temel ilkelerinden biri de

“belirlilik”tir. Belirlilik ilkesi, hukuksal güvenlikle bağlantılı olup, bireyler belirli bir kesinlik içinde, hangi somut eylem ve olguya hangi hukuksal yaptırımın veya sonucun bağlandığını, bunların idareye hangi şekilde müdahale yetkisi verdiğini bilmelidir. Ancak bu durumda kişiler kendisine düşen yükümlülükleri öngörebilir ve davranışlarını ayarlayabilir. Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılmaktadır.

14. Somut olayda, başvuran epilepsi ve zihinsel yetersizliği olan çocuğunun eğitim ve bakım için izin verilmesi amacıyla Selçuklu İlçe defaatle talepte bulunmuş ancak söz konusu izin türünün

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamında öngörülen izinler arasında yer aldığı, aynı Kanunun 104

üncü maddesinin E bendinde yer verilen mazeret izni kapsamında talebinin karşılanabileceği gerekçesiyle dilekçeleri reddedilmiştir.

15. Başvuran, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 104. maddesinin E bendine dayanarak bir yıl içinde toptan veya bölümler halinde on güne kadar kullanılan mazeret izninin, çocuğunun hastalığının geçici bir süreç olmaması, doğumundan beri epilepsi hastası olması ve uzun süredir destek eğitimi alması nedenleriyle mazeret izin süresinin yetersiz kalacağı ve söz konusu izinleri çocuğunun acil bir epilepsi nöbetinde veya tedavisinde kullanmak durumunda kalabileceği, önceki görev yerinde söz konusu izinlerin kullanımında kolaylık sağlandığı ve bu duruma ilişkin bazı kamu kurum ve kuruluşlarında da genel nitelikli uygulamaların bulunduğu hususları dikkate alınarak mazeret ve yıllık izninden düşülmeden gerekli kolaylığın sağlanmasını istemektedir.

16. İlgili idare tarafında gerekçe olarak sunulan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun izin haklarına ilişkin maddelerinde, yıllık izin, mazeret izni, hastalık ve refakat izni ile aylıksız izin haklarına yer verilmiş, yalnızca mazeret izni kapsamında engellilik mazereti nedeniyle bir memura bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar mazeret izni verileceği düzenlenmiş olmakla birlikte, engelli insanların

/

toplumun diğer kesimine göre dezavantajlı bir konumda olması sebebiyle hem engelli bireylere hem de onların yardımlarına ihtiyaç duydukları yakınlarına yapılan uygulamaların hassas bir yaklaşım ile değerlendirilmesi gerekmektedir. Aksi halde engelli bireylerin toplumsal hayata karışmaları zorlaştırılmış olacaktır.

17. BM Engelli Hakları Sözleşmesi’nin 19 uncu maddesi ile taraf devletlerin tüm engellilerin diğer bireylerle eşit koşullar altında toplum içinde yaşama hakkına sahip olduğunu kabul etmesi ve engellilerin bu haktan eksiksiz yararlanabilmeleri ve topluma tam katılımlarını kolaylaştırmak için gerekli tedbirleri alması; 24 üncü maddesi ile engellilerin eğitime ayrımcılığa uğramaksızın diğer bireylerle eşit koşullarda erişiminin sağlanması ve bu amaçla ihtiyaçlarına uygun makul düzenlemelerin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Yine BM Çocuk Hakları Sözleşmesinin 23 üncü maddesinde, taraf devletlerin zihinsel veya bedensel engelli çocukların saygınlıklarını güvence altına almayı, özgüvenlerini geliştiren ve toplumsal yaşama etkin biçimde katılmalarını sağlamayı kabul ettiklerini; engelli çocukların özel bakımdan yararlanma hakkını tanıdıklarını ve eldeki kaynakların yeterliliği ölçüsünde yardımdan yararlanabilecek durumda olan çocuğa ve onun bakımından sorumlu olanlara, çocuğun durumu ve ana-babasının veya çocuğa bakanların içinde bulundukları koşullara uygun düşecek yardımın yapılmasını teşvik ve taahhüt ettikleri; 28 inci maddesi ile eğitim hakkının fırsat eşitliği temeli üzerinde gerçekleştirilmesinin beklendiği görülmektedir. Zira, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanunda da söz konusu düzenlemelere paralel hükümlere yer verildiği; Sendikal Gelişmeler Doğrultusunda Alınacak Önlemlere ilişkin 2010/2 sayılı

Başbakanlık Genelgesi ile de kamu çalışanlarının, kanunen bakmakla yükümlü oldukları engelli aile bireylerinin bakıma muhtaç olduklarını geçerli bir engelli sağlık kurulu raporu ile belgelemeleri durumunda, bu personele engelli aile ferdinin günlük bakımı için izin verilmesi konusunda idarelere takdir yetkisi tanınmış, engelli bireylerin rehabilitasyon ve eğitim haklarının sağlanabilmesi sürecinde bakım verenlerin aktif ve etkin katılımının sağlanması amacıyla gerekli kolaylığın sağlanması yönünde kamu kurum ve kuruluşları talimatlandırılmıştır.

18. Kurumumuza yapılan başkaca bir başvuruda da, engelli çocukları bulunan başvuranın eğitim izni talebine ilişkin “kanunen bakmakla yükümlü engelli yakını bulunan kamu çalışanlarına uygulanan izinler bakımından engelli bireylerin diğer bireylerle eşit koşullarda, hak ve özgürlüklerden tam ve eşit olarak yararlanması, toplumsal hayata tam ve etkin katılımlarının sağlanması ve çocuğun üstün yararının gözetilmesi amacıyla gerekli tedbirlerin alınması ve gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması yönünde çalışmaların yapılması” yönünde Sağlık Bakanlığına tavsiyede bulunulmuştur. (Kamu Denetçiliği

Kurumu, 07/10/2022, 2022/6674, Tavsiye Kararı)

19. Bu kapsamda, ÇÖZGER raporu ile “özel koşul gereksinimi” olduğu anlaşılan engelli çocuğun annesi olan başvuranın çocuğunun eğitim ve bakım için izin talebi, ülkemizin taraf olduğu Uluslararası

Sözleşmeler, T.C. Anayasası ve diğer ilgili mevzuat kapsamında “çocuğun yüksek yararı ilkesi” ile değerlendirildiğinde çocuğun özel ilgi ve yardım gereksinimi, eğitim hakkı ve fırsat eşitliğinin sağlanması ile bakım verenlerin desteklenmesi gereklilikleri çerçevesinde başvuranın görev ve sorumlulukları ile taşıdığı dezavantajın giderilmesi için idarece alınacak tedbirler dikkate alınarak söz konusu izinlerin kullanılmasında gerekli kolaylığın sağlanmasının hukuken ve hakkaniyet ilkeleri yönünden yerinde olacağı değerlendirilmiştir.

20. Yukarı anlatılan hususlar, başvuranın iddiaları, idarenin konu ile ilgili açıklamaları, ilgili mevzuat ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; başvuranın çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi ve bakımı için izin taleplerinde gerekli kolaylığın sağlanması yönünde ilgili idareye tavsiyede bulunmak gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

B. İyi Yönetim İlkeleri Yönünden Değerlendirme

21. İyi yönetim ilkelerine 28/03/2013 tarihli ve 28601 mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kamu

Denetçiliği Kurumu Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “İyi yönetim ilkeleri” başlıklı 6 ncı maddesinde yer verilmiş olup, söz konusu ilkeler yönünden yapılan değerlendirme neticesinde; Kurumumuzca istenilen bilgi ve belgelerin idare tarafından süresi içerisinde

Kurumumuza gönderildiği, ancak idarenin, başvurana verdiği cevapta hangi sürede hangi mercilere başvurabileceğini göstermediği bu nedenle “karara karşı başvuru yollarının gösterilmesi” ilkesine uymadığı anlaşılmış olup, idarenin bundan böyle bu ilkeye de uyması önerilmektedir.

VI. HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA

22. 6328 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, bu Tavsiye Kararının idareye tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde idare tarafından herhangi bir eylem ya da işlem tesis edilmezse (varsa)

dava açma süresinden kalan süre işlemeye devam edecek olup Konya İdare Mahkemelerinde yargı yolu açıktır.

VII. KARAR

Açıklanan gerekçelerle BAŞVURUNUN KABULÜNE;

Başvuranın çocuğunun özel eğitim kurumunda destek eğitimi ve bakımı için izin taleplerinde gerekli kolaylığın sağlanması yönünde SELÇUKLU KAYMAKAMLIĞINA (İLÇE

TAVSİYEDE BULUNULMASINA,

6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu Kanununun 20 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca,

SELÇUKLU KAYMAKAMLIĞINCA bu karar üzerine tesis edilecek işlemin otuz gün içinde

Kurumumuza bildirilmesinin zorunlu olduğuna,

Kararın BAŞVURANA ve SELÇUKLU KAYMAKAMLIĞINA tebliğine

Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi.

Mehmet AKARCA

Kamu Başdenetçisi

/