Davacının kanuni temsilciliğinin sona erdiği tarihini tayin edecek tescil işleminin hukuki niteliği çerçevesinde açıklama yapılması gerektiğine ilişkin olarak, davalı idarenin başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığına dair İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA (Danıştay)

  • Kamu Kurumları ve Şirketleri | Mevzuat ve Hukuk
"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }
ÖZET: Danıştay 2. Daire, davacının ecrimisil borçları nedeniyle banka hesaplarına konulan haczin kaldırılması talebini reddeden Didim Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün kararını onayladı. Davacı, kanuni temsilcilik sıfatının sona erdiğini ve bu nedenle sorumlu tutulamayacağını iddia etse de, haciz işleminin hukuka uygun olduğu sonucuna varıldı. Temyiz istemi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi çerçevesinde değerlendirildi ve temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadı.

ABONELERE ÖZEL İÇERİK

İçeriği görüntüleyebilmek için İdarenizin veri tabanı aboneliği gerekmektedir.

Diğer İçerikler