"); pri.document.close(); pri.focus(); pri.print(); pri.close(); }

ÖZET: Belediyenin nakit kaynaklarının bir kısmının, Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği’ne aykırı olarak özel bankalarda tutulduğu tespit edilmiştir. 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetimi Hakkında Kanun’un ilgili maddeleri doğrultusunda, belediyelerin mali kaynaklarını yalnızca kamu sermayeli bankalarda değerlendirmeleri gerekmektedir. Yönetmelik, bu bankaların tanımını yaparken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve kamuya ait diğer bankaları kapsamaktadır. Ayrıca, mali kaynakların değerlendirilmesinde belirli faiz oranları ve menfaatler üzerinde kısıtlamalar getirilmiştir.

Yapılan denetimlerde, belediyenin toplam mevduatının %70’inin, yani 20.189.606,56 TL’nin, kamu sermayeli bankalar dışındaki özel bankalarda tutulduğu belirlenmiştir. Belediye yönetimi, önceki dönemde özel bankalarda açılan hesaplara bloke konulduğunu ve bu nedenle hesapların kapatılamadığını ifade etmiştir. Ancak, Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği gereğince, belediyenin tüm mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalarda değerlendirme yükümlülüğü bulunmaktadır.

Sonuç olarak, belediyenin mevcut hesaplarının kapatılması ve gelecekte yalnızca kamu sermayeli bankalarla işlem yapılacak şekilde protokollerin düzenlenmesi gerekmektedir. Bu durum, yönetmeliğe uyum sağlamak ve mali kaynakların etkin yönetimini temin etmek açısından büyük önem taşımaktadır.

BULGU: Belediye Nakit Kaynaklarının Bir Kısmının Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği’ne Aykırı Olarak Özel Banka Hesaplarında Tutulması

2024 Yılı Sayıştay Denetim Raporları – Büyükşehir Olmayan İl Kapsamında Yer Alan İlçe Belediyesi

Belediyeye ait nakit kaynaklarının bir kısmının Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği hükümlerine aykırı olarak özel bankalarda hesap açılarak değerlendirildiği görülmüştür.

4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 12’nci ve 16’ncı maddelerine dayanılarak hazırlanan ve 08.03.2019 tarihli ve 30708 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği’nin “Kapsam” başlıklı 2’nci maddesinde belediyeler de yer almaktadır.

“Uygulama ve kullanılacak araçlar” başlıklı 5’inci maddesinin ikinci fıkrasında; genel bütçe kapsamı dışındaki kamu idarelerinin, kendi bütçeleri veya tasarrufları altında bulunan her türlü mali kaynaklarını kamu sermayeli bankalarda Yönetmelik’te belirtilen araçları kullanarak değerlendirmekle yükümlü oldukları belirtilmiştir.

Aynı Yönetmelik’in “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinin “b” bendinde kamu sermayeli bankalar; Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile T.C. Ziraat Bankası A.Ş., T. Halk Bankası A.Ş., T. Vakıflar Bankası T.A.O. ve sermayesinin yarısından fazlası doğrudan ve/veya dolaylı olarak kamuya ait olan diğer mevduat ve katılım bankaları olarak tanımlanmıştır.

Ayrıca; “Kaynakların değerlendirilmesi ve nemalandırma” başlıklı 6’ncı maddesinde; Kurumların mevduat, ters repo ve katılma hesabı olarak değerlendirmeyi öngördükleri mali kaynakları için uygulanacak vadeli mevduat ve ters repo faiz oranı ile katılma hesabı beklenen/tahmini getiri oranının Ek-1’de yer alan oranlardan daha yüksek olamayacağı,”

“Diğer menfaatler” başlıklı 7’nci maddesinde; “Kurumların mali kaynaklarının değerlendirilmesinde faiz veya kâr payı dışında ayni ya da nakdi herhangi bir menfaat temin edilemeyeceği, bankaların bu hükme aykırı talepte bulunan kurumları, ilgili denetim kurumlarına iletilmek üzere Bakanlığa bildirmekle yükümlü oldukları, Kurumların bankalara yaptırdıkları tahsilat ve ödeme işlemlerine ilişkin olarak sağladıkları havale, elektronik fon transferi (EFT), para transferi ve benzeri bankacılık hizmetleri için yapılan protokoller kapsamında ortaya çıkan ücret ve hizmet bedellerinin bankalar veya Posta ve Telgraf Teşkilatı AŞ (PTT AŞ) tarafından üstlenilmesinin birinci fıkra kapsamında değerlendirilemeyeceği,”

“Sorumluluk” başlıklı 9’uncu maddesinde; Bu Yönetmelik kapsamında yer alan kurum yetkilileri ve muhasebe yetkilileri bu Yönetmelik hükümlerini yerine getirmekle yükümlü olup, bu Yönetmelik hükümlerine aykırılık sebebi ile ortaya çıkabilecek zararlardan şahsen ve müteselsilen sorumlu olacağı,”

“Diğer hususlar başlıklı” 12’nci maddesinde; Kurumların, bankalarla yapacakları protokollerde bu Yönetmelik hükümlerine uygun düzenlemeler yapmakla yükümlü oldukları”

belirtilmiştir.

Yapılan incelemelerde, Kamu Haznedarlığı Yönetmeliği’ne aykırı olarak, Belediye tasarrufunda bulunan nakit kaynakların kamu sermayeli bankalar dışındaki diğer bankalarda değerlendirilmek üzere hesap açtırıldığı ve nemalandırıldığı, diğer yandan bu bankalarla herhangi bir protokol yapılmadığı tespit edilmiştir.

İncelemede; İdarenin 2024 yılı kesin mizanında yer alan bilgilere göre toplam mevduatın %70’ini oluşturan 20.189.606,56 TL tutarındaki mevduatın kamu sermayeli bankalar dışındaki özel bankalarda açılan vadeli hesaplarda tutulduğu görülmüştür.

Belediye cevabında; önceki yönetim tarafından özel bankalarda açılan hesaplara alacaklardan dolayı bloke konulduğundan, bu hesapların kapatılamadığı ifade edilmiştir.

Belediyenin her türlü mali kaynaklarını, Kamu Haznedarlığı Yönetmeliğine göre kamu sermayeli bankalarda açtıracağı hesaplarda değerlendirme yükümlülüğü bulunmakatadır.

Buna göre, Kamu Haznedarlığı Genel Tebliğinde belirtilen bankalar dışında Belediye idaresince hesap açılmaması ve şimdiye kadar açılmış hesapların kapatılması, diğer yandan mali işlem yapılacak bankalarla taahüt ve yükümlülükleri gösteren bir protokol yapılması sağlanmalıdır.