ABONELERE ÖZEL İÇERİK

İçeriği kısıtlama olmadan görüntüleyebilmek için İdarenizin veri tabanı aboneliğinin bulunması gerekmektedir.

ÖZET: Konu savunmacıların hukuki güvenliği açısından değerlendirildiğinde, yargı kararlarının devamlılık arz etmemesi ve içtihat farklılıkları toplumun adli sisteme olan güvenini azaltabilir. AİHM, yüksek mahkemelerin görevinin bu çelişkileri düzeltmek olduğunu ve şayet çelişkili uygulama yüksek mahkemenin bünyesinde gelişiyorsa bunun toplumun adli sisteme olan güvenini zedeleyecek nitelikte bir hukuki belirsizlik durumu yaratabileceğini belirtmiştir. Sayıştay yargısı açısından ilk derece mahkeme niteliğindeki dairelerce konumuz hakkında verilen farklı kararlar, yargı sistemlerinin doğal bir sonucu olsa da Temyiz Kurulu tarafından aynı konuda X yıl gibi uzun süre sonra farklı karar verilmesi sorumluların Sayıştay yargısına olan güvenini azaltacak niteliktedir. Hukuki güvenlik ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını ve bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini gerektirir. Belirlilik ilkesi ise yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olmasını ifade eder.