Karar Konusu: Mevzuata Aykırı Kadro Atamaları ve Fazla Ödenen Özel Hizmet Tazminatlarının Tazmini
Karar Künyesi
- Yılı: 2009
- Dairesi: 6
- Karar No: 38353
- İlam No: 39023
- Tutanak Tarihi: 13.05.2014
Kararın İçeriği
Sayıştay tarafından yapılan incelemeler sonucunda, Kırşehir Belediyesi’nde çeşitli kadro atamalarında mevzuata aykırılıklar tespit edilmiştir. Aşağıda belirtilen dört ayrı hususta toplam 7.965,63 TL tutarında tazmin hükmü verilmiştir:
Hatice ÇETİN’e Fazladan Özel Hizmet Tazminatı Ödenmesi:
- 3. derece İnsan Kaynakları Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Hatice ÇETİN’e %80 yerine %135 oranında özel hizmet tazminatı ödenmiş, bu durum 1.969,60 TL kamu zararına sebep olmuştur.
Lise Mezunu Hatice ÇETİN’in Usulsüz Kadro Ataması:
- Lise mezunu olmasına rağmen İnsan Kaynakları Müdürlüğü kadrosuna atanması ve bu atamaya bağlı olarak yapılan ödemeler nedeniyle 1.782,29 TL kamu zararı oluşmuştur.
Adnan YILMAZ’ın Usulsüz Kadro Atamaları:
- Teknik lise mezunu olan Adnan YILMAZ’ın önce Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’ne, ardından Uzman kadrosuna atanması ve bu görevler için kendisine yapılan ödemeler nedeniyle 2.688,82 TL kamu zararına sebep olmuştur.
Tekin VAR’a Usulsüz Vekalet Ödemesi:
- Dolu olan Mali Hizmetler Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Tekin VAR’a, bu göreve ait özel hizmet tazminatı ödenmiş, bu durum 1.524,92 TL kamu zararına yol açmıştır.
Dilekçede Öne Sürülen İddialar ve Sayıştay Değerlendirmesi
Dilekçede, dilekçi tarafından harcama süreçlerinde doğrudan bir yetkisi olmadığı, ödemelerin muhasebe yetkilisi tarafından kontrol edilmesi gerektiği ve ödeme işlemlerinde maddi hatalar bulunduğu iddia edilmiştir. Ayrıca, Danıştay kararlarına göre hatalı ödemelerin 60 gün içinde geri alınması gerektiği, ancak bu sürenin geçmiş olması nedeniyle tazmin kararının kaldırılması gerektiği öne sürülmüştür.
Ancak Sayıştay, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 32. ve 33. maddeleri ile Sayıştay Genel Kurulu’nun 14.06.2007 tarihli 5189/1 sayılı kararını esas alarak, harcama yetkililerinin ve gerçekleştirme görevlilerinin birlikte sorumlu olduğu yönünde hüküm kurmuştur. Sayıştay’a göre, ödeme emri belgesinde imzası bulunan görevliler, harcamanın mevzuata uygun olup olmadığını kontrol etmekle yükümlüdür.
Ayrıca, Anayasa’nın 160. maddesi ve 832 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 65. ve 66. maddelerine atıf yapılarak, Sayıştay ilamlarının idari ve genel mahkeme kararlarından bağımsız olarak kesin hüküm niteliğinde olduğu belirtilmiş ve dilekçede ileri sürülen Danıştay içtihatlarının Sayıştay kararını ortadan kaldırmayacağı ifade edilmiştir.
Sonuç
Sayıştay, yapılan değerlendirmeler sonucunda, dilekçi tarafından öne sürülen yetkisizlik ve zaman aşımı iddialarını kabul etmeyerek, 1385 sayılı Ek İlam’ın 1. maddesiyle verilen tazmin hükmünü onaylamıştır.
Bu karar doğrultusunda, mevzuata aykırı atamalar ve usulsüz ödemelerin sorumluları hakkında tahsil işlemleri devam edecektir. Kamu idarelerinin benzer hatalara düşmemesi için, atamalarda ve ödemelerde ilgili mevzuata tam uyum sağlanması gerektiği vurgulanmaktadır.
KARAR ORJİNAL METNİ:
Kamu İdaresi Türü | |
Yılı | 2009 |
Dairesi | 6 |
Karar No | 38353 |
İlam No | 39023 |
Tutanak Tarihi | 13.5.2014 |
Kararın Konusu |
Dosyada mevcut belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşüldü:
1385 sayılı Ek İlam’ın 1. maddesi ile,
A-) Kadro derecesi 3’üncü derece olan İnsan Kaynakları Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Hatice ÇETİN’e % 80 yerine % 135 oranında Özel Hizmet Tazminatı ödenmesi nedeniyle 1.969,60-TL’ye,
B-) Lise mezunu olan Hatice ÇETİN’nin mevzuatına aykırı olarak İnsan Kaynakları Müdürlüğü kadro görevine atandığı ve bu kadro görevine ait ödemelerin kendisine ödenmesi nedeniyle 1.782,29-TL’ye,
C-) Teknik lise mezunu olan Adnan YILMAZ’ın, mevzuatına aykırı olarak önce Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü kadro görevine, daha sonra ise Uzman kadro görevine atandığı ve bu kadro görevlerine ait ödemelerin kendisine ödenmesi nedeniyle 2.688,82-TL’ye,
D-)Dolu olan Mali Hizmetler Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Tekin VAR’a vekalet ettiği bu göreve ait özel hizmet tazminatının ödenmesi nedeniyle 1.524,92-TL’ye, olmak üzere toplam 7.65,63-TL’ye tazmin hükmü verilmiştir.
Dilekçi dilekçesinde özetle, Kırşehir Belediyesi Mali Hizmetler Müdürlüğünde görevli olduğunu ve diğer müdürlüklere ait harcamalara imza atmasının mümkün olmadığını;
14.06.2007 tarih ve 5189/1 nolu Sayıştay Genel Kurul Kararının Sorumlular başlıklı 3. maddesinin Gerçekleştirme görevlileri başlıklı 4. “Aynı şekilde, belgeyi düzenleyenin de gerçekleştirme konusunda yetkisinin bulunması ve harcama talimatı ile veya sair surette amir tarafından görevlendirilmiş olması gerekmektedir.” denildiğini;
Ayrıca, İlam’daki ödemelerin maddi hata olduğunu ve 5018 sayılı Kanunun 61. maddesi ile Muhasebe Yetkililerinin Eğitimi, Sertifika Verilmesi ile Çalışma Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 29. maddesi uyarınca, bordro ödemelerindeki oranların doğru olup olmadığını kontrol etme yetkilisinin Muhasebe Yetkilisine ait olduğunu;
Danıştay kararlarına göre hatalı ödemelerin istirdatının hatalı ödemenin ilk yapıldığı tarihten sonra 60 gün içinde mümkün olduğunu ve bu süre geçtikten sonra istirdat edilemeyeceğini; 6085 sayılı Kanun’un 60. maddesinde “Vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştayın kesinleşmiş kararları arasındaki uyuşmazlıklarda, 52 nci maddede belirtilen ilgililerin 56 ncı maddedeki esas ve usuller dairesinde başvuruları üzerine Sayıştay kararı yargılamanın iadesi yoluyla görüşülerek uyuşmazlık Danıştay kararı doğrultusunda giderilir. Uyuşmazlığın bulunmadığı hakkındaki Sayıştay kararına karşı 52 nci maddede belirtilen ilgililerce Danıştaya başvurulduğu takdirde, bu hususa ilişkin Danıştay kararına uyulur.” denildiğini belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.
Başsavcılık karşılama yazısında; Daire kararının tasdiki yönünde görüş bildirilmiştir.
Rapor dosyası ve ekli belgelerin incelenmesi neticesinde, 1385 sayılı Ek İlam’ın 1. maddesinde verilen tazmin hükmüyle ile ilgili olarak sorumlu tutulan dilekçilerin, ilişikli tutulan ödeme belgelerinde imzalarının bulunduğu görülmüştür.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun;
“Harcama talimatı ve sorumluluk” başlıklı 32. maddesinde;
“Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır.
Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”
“Giderin gerçekleştirilmesi” başlıklı 33. maddesinde;
“Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. (Değişik son cümle: 22/12/2005-5436/10 md.) Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır.
Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.
(Ek üçüncü fıkra: 22/12/2005-5436/10 md.) Elektronik ortamda oluşturulan ortak bir veri tabanından yararlanmak suretiyle yapılacak harcamalarda, veri giriş işlemleri gerçekleştirme görevi sayılır. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin esas ve usuller Maliye Bakanlığınca belirlenir.
Gerçekleştirme görevlileri, bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken iş ve işlemlerden sorumludurlar.” denilmektedir.
14.06.2007 tarih ve 5189/1 sayılı “5018 sayılı Kanun Çerçevesinde Sorumlu Tutulacak Görevli ve Yetkililerin Belirlenmesi Hakkında Sayıştay Genel Kurul Kararı”nın “sorumlular” başlıklı 3. bölümünde de, harcama yetkililerinin, harcama talimatlarının ve buna konu olan harcamaların bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygunluğundan sorumlu olduklarına; aslî bir gerçekleştirme belgesi olan ödeme emri belgesini düzenleyen sıfatıyla imzalayan gerçekleştirme görevlisinin, düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğundan ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulması gerektiğine karar verilmiştir.
Anılan hususlar birlikte değerlendirildiğinde; harcama yetkililerinin, gerçekleştirme görevlileri ile birlikte harcama talimatlarının ve buna konu olan harcamaların bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygunluğundan sorumlu tutulmaları gerekmektedir.
Ayrıca Dilekçi Danıştay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 22.12.1973 tarih ve 1968/8 Esas ve 1973/14 Karar sayılı kararına istinaden tazmin hükmünün kaldırılmasını istemişse de, Anayasanın 160. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarındaki “… Sayıştay’ın kesin hükümleri hakkında ilgililer yazılı bildirim tarihinden itibaren onbeş gün içinde bir kereye mahsus olmak üzere karar düzeltilmesi isteminde bulunabilirler. Bu kararlar dolayısıyla idari yargı yoluna başvurulamaz.
Vergi, benzeri mali yükümlülükler ve ödevler hakkında Danıştay ile Sayıştay kararları arasındaki uyuşmazlıklarda Danıştay kararları esas alınır.” ve 832 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 65. maddesindeki “.. genel mahkemelerce verilen hükümler, Sayıştay’ın hesap ve işlemleri yönünden denetimine ve hükmüne engel değildir…” hükümlerine göre, Anayasal bir kuruluş olan Sayıştayın, Anayasa ve kendi kanunundan kaynaklanan denetim ve yargılama yetkisini kullanması sonucu verilen Sayıştay ilamlarına, Danıştayca vergi konusunda verilen kararlar hariç, idari ve genel mahkemelerce verilen kararlar bir engel teşkil etmemektedir.
Bununla birlikte, 832 sayılı Kanunun 66. maddesinde belirtildiği üzere Sayıştay, sayman hesaplarını Sayıştaya noksansız verildiği tarihten itibaren 2 yıl içinde yargılamakla mükellef olup, ilgili mevzuatta Sayıştay’ın yargılama süresine ilişkin başkaca bir sınırlama bulunmamaktadır.
Bu itibarla, dilekçi iddialarının reddedilerek 1385 sayılı Ek İlam’ın 1. maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE,
Karar verildiği 13.05.2014 tarih ve 39023 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.