İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. Maddesi Uyarınca Temyizen İptal Edilen ve Aniden Yapılan Atamaların İlgili Mevzuatın Bulunduğu Durumda İptaline Karar Verilmesi. (Danıştay)

  • Kamu Kurumları ve Şirketleri | Mevzuat ve Hukuk

ABONELERE ÖZEL İÇERİK

İçeriği kısıtlama olmadan görüntüleyebilmek için İdarenizin veri tabanı aboneliğinin bulunması gerekmektedir.

ÖZET: Dava konusu işlemin iptali istemine ilişkin temyiz başvurusu bulunan davacı, 2013 yılı Milli Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme Yazılı Sınavında başarılı olması üzerine şube müdürü olarak atanması talebinin reddi ile sonuçlanan işlemin iptali isteminden ibaret olmuştur. İlk derece mahkemesince iptal kararı verilmiş, ancak bu karar bozulmuştur. İdare Mahkemesinin temyize konu kararla; yazılı puanı ile sözlü puanının aritmetik ortalamasının alınarak başarı düzeyinin belirlenmesi gerektiği yönünde yönetmeliklerde düzenlemeler yapılmış olması ve XXX/XXX/2014 tarihinde gerçekleştirilen Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı şube müdürlüğü atama işlemlerinin tamamının iptaline ilişkin kesinleşmiş yargı kararlarının bulunması hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamaların yazılı ve sözlü sınav puanları birlikte değerlendirilmek suretiyle gerçekleştirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

BENZER - İLİŞKİLİ İÇERİK

  1. Belediye memurlarının görevine son verilmesinde belediye başkanının ve encümeninin yetkisi (Danıştay)
  2. Başkan yardımcısı ya da genel sekreter yardımcının attığı imzalarda başkan adına ifadesinin bulunmamasının işlemin hukuki durumuna etkisi (Danıştay)
  3. Kamu görevlisinin, göreviyle ilgili olarak menfaat temin ettiği iddiası (Danıştay)
  4. Banka şubelerinin işyeri açma ruhsatları ve denetimlerine ilişkin (Danıştay)
  5. “İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda Temyiz Edilen Rütbe Terfi İşleminin İptali Kararı Bozulmaması” (Danıştay)
  6. Yer Değiştirme Yönetmeliği Uğraşıyla Memur Atanması Kararının İptali Talebiyle (Danıştay)
  7. Davacı vekili tarafından, davacının Daire Başkanlığı görevinden alınarak Şube Müdürü olarak atanmasına ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyiz edilmesi üzerine; İdari Yargıçların takdir yetkisi ile memurların hak ve çıkarlarını koruma yükümlülüğü arasında dengeli bir yönetim anlayışı içinde kullanıldığının, bu hususta istikrarlı ve tutarlı bir yol izleneceği ve takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız olarak kullanılmayacağı, ancak kamu yararına ve hizmet gereklerinin gözetilmeden ve hak ve çıkarları korunmadan kullandığı anlaşılan takdir yetkisinin hukuka aykırılığı nedeniyle dava konusu işlemin iptaline yönelik olan davacı vekili tarafından getirilen temyiz nedenleri ile karşı tarafın cevapında bu husustan söz edilmemesi üzerine; temyiz edenin isteminde herhangi bir usul ve hukuksal hat bulunmadığı, ancak idarece takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız kullanılması nedeniyle dava konusu işlemin iptaline yönelik olan temyizin hukuki isabetli olduğu gerekçesiyle Bölge İdare Mahkemesinin ısrar kararının bozulmasına dair olan bu hükümde hukuki isabet bulunmadığı, somut olayın özelliklerine göre de idarenin takdir yetkisini sınırsız kullanmadığının ve kamu yararına ve hizmet gereklerini gözeterek dava konusu işlemin tesis edildiğinin anlaşıldığı görülmekte ise; temyiz edenin isteminde herhangi bir usul ve hukuksal hat bulunmadığı, ancak idarece takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız kullanılması nedeniyle dava konusu işlemin iptaline yönelik olan temyizin hukuki isabetli bulunduğu sonucuna varılmıştır. (Danıştay)
  8. “İdari Yargılama Usulü Kanunu Uyarınca Ecrimisil Tahakkukunu Temyizde İptal Edilmesi Talebi” (Danıştay)
  9. İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi Uyarınca Düzeltilmesi İstenen Kararların Düzeltme Yolu ile Yeniden İncelenebilmesi için Gerektirilen Nedenlerin Bulunamaması (Danıştay)
  10. Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri Yönetmelik Maddeleri Iptali Kararı. (Danıştay)